- Stok: var
- Marka: CİO STONE
- Ürün Kodu: ST-53
- ISBN: 5.00
Çakralar ve Görevleri
1. Kök Çakra (Muladhara Çakra)
Kuyruk sokumunda bulunan ve kırmızı renkte olan kök çakra, dört yapraklı nilüfer çiçeği ile temsil edilir. Kuyruk sokumunun en uç noktasında, üreme organları ve makat arasında yer almaktadır. Kök çakra, barınma, güvenlik, su, yemek ve aile gibi hayatımızdaki temel unsurları ifade eder. Yaşama olan bağlılığımız ve hayatta kalma içgüdümüz bu çakradan gelir. Kök çakramız dengede çalıştığında, kendimizi içinde yaşadığımız hayata ait ve güvende hissederiz. Hayatımız sabit ve sakin bir enerji içinde olur. Kök çakramız dengede olmadığında ise güvensiz, korku ve kaygı dolu oluruz. Depresyon, anksiyete gibi durumlar ortaya çıkabilir. Kronik sindirim sistemi sorunları, bu çakranın tıkalı olduğunun bir işareti olabilir.
2.Sakral Çakra (Svadhistana Çakra)
Göbek deliğinin iki parmak altında, kasık kemiklerinin üst kısmında bulunan bu çakra turuncu renktedir. Altı yapraklı nilüfer çiçeği ile temsil edilir. Sakral çakra, cinselliği ve hazzı temsil eder. Yaratıcılık ve hayal gücü, sakral çakrayla ilgilidir. Sakral çakramız dengede çalıştığında hayatımız yaratıcılık, üretkenlik, bolluk ve bereket içinde olur. Dengeli çalışmadığında ise hayal kurmakta güçlük, sıkıntılı ilişkiler yaşama, cinsel istekte azalma görülür. Üreme organlarında ve böbreklerde meydana gelen rahatsızlıklar ve bel ağrıları sakral çakranın dengede çalışmadığının bir işaretidir.
3. Manipura Çakra (Solar Pleksus Çakra)
Göbek deliğinin yaklaşık üç parmak üstünde bulunan manipura çakra güneş rengindedir ve sekiz yapraklı nilüfer çiçeği ile temsil edilir. Bu çakra kişisel gücü temsil eder. Özgüven ve özbenliğin çıkış noktasıdır. Cesaret, irade ve güç bu çakra ile ilgilidir. Bu çakra dengede olduğunda özsaygı, özgüven ve empati kararında olur. Dengede çalışmadığında ise özgüven eksikliği ve depresyon görülebilir. Aşırı yorgunluk, karaciğer, pankreas ve safra kesesi sorunları, ülser, diyabet gibi hastalıklar manipura çakranın dengeli çalışmadığının göstergeleri olabilir.
4.Kalp Çakrası (Anahata Çakra)
Göğüs kafesinin ortasında yer alan bu yeşil renkli çakra, 10-12 yapraklı nilüfer çiçeği ile temsil edilir. Üç fiziksel ve üç ruhsal çark arasında köprü görevi gören bu çakra, huzur, sevgi, aşk ve şefkati temsil eder. Kalp çakrası dengede olduğunda mutlu, huzurlu, sevgi dolu, bağışlayıcı ve şefkatli oluruz. Öfke, haset, kıskançlık, başkalarına bağımlılık, değersizlik gibi
gibi duyguları yoğun bir şekilde yaşıyorsanız; akciğer sorunları ve solunum rahatsızlıkları yaşıyorsanız, kalp çakranız tıkalı olabilir.
5.Boğaz Çakrası (Vishuddha Çakra)
Üç ruhsal çakranın ilki olan boğaz çakrası boğaz bölgesinde yer alır. Mavi renkli olan bu çakra on altı yapraklı bir nilüfer çiçeği ile temsil edilir. Boğaz çakrası, iletişim kurma yeteneğimizle ilgilidir. Düşünceleri açıkça ifade etmek, doğruları söylemek bu çakra ile ilgilidir. Boğaz çakrası dengede olduğunda kendimizi doğru ifade ederiz ve sağlıklı iletişim kurarız. Kendini ifade etmekte zorlanmak, bu çakranın dengede olmadığının en belirgin göstergesidir. Bu çakra dengede çalışmadığında tiroid, guatr, boğaz ve boyun ağrısı gibi fiziksel sıkıntılar hayatımıza girebilir.
6.Üçüncü Göz Çakrası (Ajna Çakra)
Mavi-mor renkli bu çakra iki kaşımızın tam ortasında yer alır ve yüz yapraklı bi çift nilüfer çiçeği ile temsil edilir. Üçüncü göz çakrası sezgiler ve içsel bilgelik ile ilgilidir. Bu çakra dengede olduğunda, egolarımızdan arınıp hayattaki gerçek değerimizi keşfetmemiz mümkün olur. Bu çakra kapalı olduğunda olayların arkasındaki nedenleri görmek zorlaşır. Bencillik, güven sorunları bu çakranın kapalı olduğuna işarettir. Üçüncü göz çakrası kapalı olan kişiler sık sık baş ağrıları, görme problemleri, odaklanmada zorluk gibi sorunlar yaşarlar.
7. Taç Çakra (Sahasrara Çakra):
Taç çakra, kafamızın tepe noktasında bulunur. Mor renkli bu çakra, bin nilüfer çiçeği yaprağı ile temsil edilir. Ruhani bağlantı yeteneğimizle ilgili olan bu çakra İlahi gücü temsil eder. Bu çakra tam olarak açık olduğunda (bu çok az kişinin ulaşabileceği bir noktadır) kişi her şeyle bütünleşerek yaşam amacını bulur. Taç çakrası kapalı olan kişiler, mutluluğun kendi içlerinden geldiğine değil, dışsal etmenlere bağlı olduğuna inanırlar.